Bodrum Yarımadası
Bodrum Yarımadası
Bodrum Yarımadası denince akla ilk olarak Bodrum Limanı ve Torba Limanı akla gelmektedir.
Bodrum, adını Latince bir kelime olan Petrum’dan alır. M.Ö. 192 yılında Roma hakimiyetin de olmuştur. Daha sonra Perslerin, Bizanslıların ve Türklerin eline geçmiştir. Heredot’a göre burası ilk olarak Dor’lar tarafından kurulmuştur.
Gezilecek yerleri oldukça fazla olan Bodrum Yarımadası, tam anlamıyla cennetin yeryüzündeki halidir. Kumuyla, güneşiyle ve deniziyle harika bir tatil seçeneği sunmasının yanında köklü bir yerleşim alanını da ziyaret etmenizin kolaylığını sağlıyor.
Bardakçı, Akvaryum ve Gümbet bölgeleriyle sizi büyükleyecektir. Turistlerin ilgiyle ziyaret ettiği bu yarımadayı siz de keşfe çıkın. Türkiye’nin en önemli turizm yerlerinden olan Muğla’ya bağlı olan Bodrum Yarımadası’nda hiç unutamayacağınız bir tatil geçireceksiniz.
Bodrumla Gümbet arasında yer alan Bardakçı Koyu, Bodrum’un hemen yanı başında yer alır. Birkaç otelin yer aldığı bu koy adını testi anlamında kullanılan bardaktan alır.
Antik çağlardan itibaren çeşmesi ve suyu nedeniyle anılan bu koydan Bodrumlular çok güzel bir içme suyu sağlamakta idiler. Kayıklarla su alınır ve Bodrumda satılırdı. Bu koy ile ilgili bir söylence bize Hermafrodit efsanesinin anlatır.
Ticaret tanrısı Hermes ve güzellik tanrıçası Afrodit’in oğlu Hermeafrodit bu koya gelir.
Bu koyda yaşayan su perisi Salmakis onu görünce aşık olur. Aşkına karşılık göremeyen Salmakis de tanrılara yakararak Hermeafrodit’in bedeni ile kendi bedeninin birleşmesini sağlar.
Böylece mitolojide hem erkek hem de kadın bedeninin özelliklerini taşıyan Hermeafrodit ortaya çıkar.
Zeki Müren’in sıkça yüzmeye gittiği bu koy “Zeki Müren koyu” olarak da bilinir. Bardakçı koyuna ulaşım gerek kara yolundan gerekse Bodrum yat limanında bulunan Kaymakamlığın hemen karşısından kalan dolmuş motorlar ile ulaşılır.